Virüs mukozalar ve ciltten vücuda girer. Dolayısıyla yayılım için yakın kişisel temas gereklidir. Genellikle çocukluğumuzda dudaktaki uçuklar ve salgılardan virüsü kaparız. Beş yaşına dek toplumun %60’ı Herpes’le enfekte olur. Dünya nüfusunun %20 -45’inin dudak uçuğu geçirdiği bildirilmektedir. Havadan, yüzme havuzlarından bulaşmaz. Hastalık ilk kez alındığında, sadece %1 ile %6 oranında hastalık belirtisi olur. Diğer bir deyişle, örneğin dudak uçuğu olan biri ile temasta bulundunuz, virüs size geçti. Sizde %1-6 ihtimalle 3-9 gün içinde uçuk olur, %94-99 ihtimalle uçuk olmaz. Ama virüs vücudunuzda yerleşir. Yerleşim yeri de yüzdeki his sinirinin “gangliyon” denen kısmıdır. Bundan sonra bağışıklığınızın zayıfladığı bir an gelince virüs dudağınıza ya da gözünüze geçerek hastalık yapar.
Tekrarlama sıklığı
Kişilerin %10’u 1 yıl içinde tekrar göz uçuğu geçirir, %23’ü 2 yıl içinde tekrar uçuk geçirir. Ne kadar çok atak geçirdiyseniz, bundan sonra tekrarlama şansı da o kadar yüksek olur. Atak sıklığının cinsiyetle ve ilk kez kaç yaşında uçuk geçirildiği ile ilgisi yoktur. Tekrarlar daha çok Kasım ile Şubat ayları arasında olur. Toplumda göz uçuğu sıklığı 100.000’de 149’dur.
Göz uçuğunun tekrarlama nedeni
Virüs çoğunlukla sinir gangliyonunda yerleşmiştir. Ama korneada da yerleştiği olur. Stres, yorgunluk, üzüntü göz uçuğunun tekrarlamasına yol açar. Güneş ışığı, travma, cerrahi, sıcaklık, ateşli hastalıklar, adet dönemi, diğer enfeksiyonlar, duygusal stres, glokom ilaçlarından bazıları da (Prostoglandin F2 anologları) herpes virüsünü aktive eder. İki gözde birden göz uçuğu olması bağışıklık sistemi ile ilgili bir probleme işaret eder.
Göz uçuğunun belirtileri
Göz kapaklarında kızarma-baloncuklar (herpetik blefarit)
Konjonktivit: Foliküler konjonktivit kendini gözlerde kızarma, akıntı ile belli eder.
Kornea (gözün en öndeki şeffaf tabakası): İnfeksiyöz epitelyal keratit, nörotrofik keratopati, stromal keratit, endoteliit gibi isimlerde ve çeşitli formlarda hastalık yapar. Tek gözü etkiler, sadece olguların %3’ünde iki gözü de tutar. İki gözü de etkilenen bireylerin %40’ı atopik (alerjik) bünyelidir. Kornea etkilendiğinde ağrı, ışık hassasiyeti, yaşarma, belli seviyelerde görme azlığı olur.
Uvea: İridosiklit kendini gözde kızarma, ağrı, görme bulanıklığı ile belli eder.
Tanı
Tanı koymak için standart göz muayenesi yeterlidir. Diğer tanı yöntemleri için gözden sürüntü ile örnek alınır: Örnek patologlarca boyanır. Hücre kültürü, immunolojik testler, PCR, elektron mikroskopi incelemesi yapılabilir.
Tedavi
Tedavide hastalığın tipine göre antiviral damla-pomad, kortizonlu damlalar, antiviral haplar kullanılır. Korneadaki göz uçuğu hiç bırakmadan geçebileceği gibi, korneayı daha derinlemesine etkileyerek görmeyi kalıcı şekilde azaltabilir. Kimi olgularda kornea, uçuk yüzünden delinebilir.
O zaman doku yapıştırıcısı dediğimiz uygulamayla kornea onarılır. Korneada kalıcı izler kaldığında görmeyi artırmak için kornea nakli gerekir. Göz uçuğu için yapılan kornea naklinde başarı oranı %50-80 civarındadır. Kornea naklinde başarıyı sınırlayan temel faktörler korneanın damarlanmış olması ve virüsün nakledilen yeni korneayı da etkilemesidir.